Merhaba,
Ben Bahar. Almanya'nın Hannover şehrinde dünyaya geldim. Kendimi Türk diasporasının tutkulu bir hobi illüstratörü olarak tanımlıyorum. Erken yaşlardan itibaren çizime olan ilgilimi ebeveynlerime borçluyum.Annem ve babam televizyonda oynayan animasyon filmlerini bile heyecanla takip eden sanata meraklı insanlar oldular zira hep. Disney’in ilk filmleri yayınlandığında beni ve kardeşimi heyecanla sinemaya götürürlerdi. Bu yüzden neredeyse izlemediğim hiçbir çizgi film kalmadı diyebilirim. Ebeveynlerim Almanya’da hayal kurması güç olan bir neslin parçası oldukları için biz çocuklarının daima daha iyi yerlere gelmelerini arzuladılar.
Kendimi bildim bileli çizim yapıyorum. Çizim bana her zaman huzur verdi; aynı zamanda boş zamanlarımı değerli şekilde kullanmamı sağladı. Disney filmleriyle başlayan ilgim, yaşımın ilerlemesiyle değişti. Ardından DC ve Marvel dizileri geldi ve daha sonra Anime ve Manga. Mangalar beni özellikle çok etkiledi. Tek tek resimlerle hareket yaratmanın mümkün olduğu gerçeğine aşık oldum. Kafamda 2D karakterler canlandı. Bunu keşfettikten sonra ben de çizgi romanlar çizmek ve kendi hikayelerimi anlatmak istedim. Eğlenceli, üzücü ve gerçek hikayeler.Tabi ki de bunun bir sebebi vardı. Ne zaman Alman arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlatsam bunlar onlara inanması güç gelirdi. Onlara sadece değişik bir isme sahip olduğumuz için ve başımız örtülü için neler yaşadığımızı göstermek istedim. Irkçılık onların dünyasında yoktu. Benimki ise bununla şekillenmişti. Yeteneklerimi bir köprü inşa etmek için bir araç olarak gördüm.Böylece bir grafik tasarımcısı ve illüstratör olma fırsatını yakaladım. Ebeveynlerimi gururlandırmayı başardım. Ve umarım topluluğumdaki diğer gençlere örnek olabilirim.